6. Sınıf Türkçe Canım Aliye Ruhum Filiz Metni Cevapları Ata Yayıncılık

6. sınıf Türkçe ata yayıncılık Canım Aliye Ruhum Filiz Metni Sayfa 15, 16, 17, 18 cevapları en güncel en doğru haliyle sitemizde bulabilirsiniz. 6.sınıf türkçe canım aliye, ruhum filiz metninin cevapları ata yayıncılık tüm etkinlikleri ve doğru cevapları için aşağıdaki bağlantılara tıklayınız.

6. sınıf türkçe 1. tema erdemler etkinlikleri 1. okuma metni vermek çoğalmaktır detaylı cevapları için sayfanın aşağısına bakınız. 6. sınıf Türkçe ata yayıncılık diğer temaların ve etkinliklerin cevabı için (tüm ders kitabı cevapları) için buraya tıklayınız.

Şunlar da ilginizi çekebilir;

canım aliye ruhum filiz metni cevapları

6.Sınıf Türkçe Canım Aliye Ruhum Filiz Metni Etkinlik Cevapları Ata Yayıncılık

6. Sınıf Ata Yayıncılık Sayfa 15 Cevapları Canım Aliye Ruhum Filiz

Hazırlık Çalışması

Dilimize Arapçadan geçen mektubun tarihi, yazının bulunduğu döneme kadar uzanmaktadır. MÖ 15-14. yüzyıllarda yazılan, Mısır firavunlarına ve Hitit krallarına ait diplomatik mektuplar bulunmuştur. 15. yüzyılda kâğıdın bulunması ile yaygın bir İletişim aracı hâline gelmiş, türe ait özellikler belirginleşmiştir. Latin Edebiyatı Dönemi’nde Cicero ve Horatius mektup türünde eserler yazmıştır. Türün ustaları ise ancak 18-19. yüzyılda yetişmiştir. Mme de Sevigne (Mim Dö Sevig), Voltaire (Volter), Rousseau (Ruso) bu türün ustalarındandır.

Mektup Türk edebiyatında da öteden beri kullanılmıştır. Divan edebiyatında mektupların bir araya getirildiği “münşeat”larda özel ve resmî mektuplara çokça yer verilmiştir. Divan edebiyatı sanatçıları mektubu daha çok, bir edebî tür olarak görmüşler ve mektuplarında süslü, ağır bir dil kullanmışlardır. Fuzuli’nin Şikâyetnamasi edebiyatımızdaki en ünlü mektuplardan biridir.

Mektup türü, Tanzimat Edebiyatı Dönemi’nde gelişmeye başlamıştır. Namık Kemal’in Avrupa’dan, Magosa’dan, Rod0s’tan yazdığı mektuplar meşhurdur. Abdülhak Hamit Tarhan’ın Mektuplar, Muallim Naci’nin Muhaberâtve Muhâverât adlı eserleri bu dönemde kitap hâline getirilen mektuplardan bazılarıdır.

Tanzimat’tan sonra yazılan mektuplarda içten ve doğal bir dil kullanılmıştır. Mektup geleneği Cumhuriyet Dönemi’nde de devam etmiştir. Nurullah Ataç’ın Okura Mektuplar, Cevat Şakir Kabaağaçlı’nın Mektuplarla Halikarnas Balıkçısı, Ahmet Hamdi Tanpınar’ın Mektuplar, Cahit Sıtkı Tarancı’nın Ziyaya Mektuplar, Nazım Hikmet’in Kemal Tahire Hapishaneden Mektuplar adlı eserleri bu dönemde yazılan mektup türündeki eserlerdir.

canım aliye ruhum filiz metni cevabı

6. Sınıf Ata Yayıncılık Sayfa 16 Cevapları Canım Aliye Ruhum Filiz


6. Sınıf Ata Yayıncılık Sayfa 17 Cevapları Canım Aliye Ruhum Filiz

1.Etkinlik

a)Metinde yer alan aşağıdaki kelimelerin anlamlarını metinden hareketle tahmin ediniz.Tahminlerinizi tamamladıktan sonra kelimelerin sözlük anlamlarını  uygun başlığın altına yazınız.

KELİMELERTAHMİNİMSÖZLÜK ANLAMI
kongretoplantıKurultay- herhangi bir konuyu görüşmek üzere, çeşitli ülkelerden delegelerin katılmasıyla yapılan uluslararası toplantı.
teftişdenetimdenetleme,denet.
külüstürbozukeskimiş, yıpranmış, eski görünüşlü olan.
erzakyiyecekuzun süre saklanabilen yiyeceklerin genel adı.  
havadishaberilgi çekici olay, haber.

b)Anlamını öğrendiğiniz kelimelerden üçünü cümle içinde kullanınız.

  • Havadis:Ordudan gelen havadisler çok kötü.
  • Erzak:Evdeki erzakların çoğu tükendi.
  • Teftiş:Bu gün müfettişler okulu teftişe geldi.

2.Etkinlik

a)Metinde yer alan aşağıdaki deyimlerin anlamlarını deyimler sözlüğünden bulup yazınız.

Deyimler                                                            Anlamı

Kusur etmemekHoş karşılanmayacak bir davranışta bulunmamak. Örn:
Yola çıkmakBir yere gitmek üzere, bulunduğu yerden ayrılmak.  

b)Anlamını öğrendiğiniz deyimleri cümle içinde kullanınız.

  • Kusur etmemek: Saygıda kusur etmemek için adeta birbirleriyle yarışıyorlardı.
  • Yola çıkmak: Az sonra yola çıkacağız.
6. Sınıf Ata Yayıncılık Sayfa 17 Cevapları Canım Aliye Ruhum Filiz

6. Sınıf Ata Yayıncılık Sayfa 18 Cevapları Canım Aliye Ruhum Filiz

3.Etkinlik

Aşağıdaki soruları okuduğunuz metinden yararlanarak yanıtlayınız.

1.Yazar,mektubu kime yazmaktadır ve ne zaman yazmaya başlamaktadır?

Yazar mektunu Aliye’ye yazmaktadır.8 Eylül 1943 yılında yazmaya başlamıştır.

2.Yazar mektubunda ,gideceğini belirttiği yerler nelerdir?

Ayvalıktan Edremit e oradan tekrar Ayvalık’a ,Dikili’ye,Bergama,Soma’ya,Savaştepe’ye ,Bandırma’ya ve İstanbul’a.

3.Yazar ,10 Eylül’de yazmaya başladığı mektubunu postaya vermekte neden gecikmiştir?

Yazılacak birkaç havadis bulmak için göndermekte gecikmiştir.

4.Yazarın erzak kutusunda hangi yiyecekler bulunmaktadır?

Buğday,makarna,tarhana,şehriye.

4.Etkinlik

Okuduğunuz metinden hareketle mektup türünün özelliklerini açıklayınız.

Özel mektup:

Birbirinden uzakta bulunan yakın akraba veya arkadaşların, haberleşmek, bir olayı aktarmak, bilgi vermek, ortak düşünceleri paylaşmak gibi çeşitli amaçlarla yazdıkları ve sadece yazanla okuyanı ilgilendiren mektuplardır.Özel mektuplar, konularına göre aile mektuplarıtebrik mektuplarıteşekkür mektuplarıdavet mektupları (davetiyeler), taziye mektuplarıözür mektupları gibi değişik isimlerle anılır.Özel mektupların gizliliği söz konusudur ve bu gizlilik kanunla korunmuştur. Bu mektup türü sadece yazanla okuyanı ilgilendirir. Özel mektuplar sade bir dil ve içten bir anlatımla kaleme alınır.Mektup yazılacak kâğıt, şekil yönünden düzenli ve temiz olmalıdır. Mektup, mürekkepli ya da tükenmez siyah renkli kalemle yazılmalıdır. Mektubun sağ üst köşesine “tarih”, yanına da yazıldığı “yerin adı” konmalıdır. Mektubun gönderileceği kişinin genel özelliklerine göre (yaşı, kültür düzeyi, yakınlık derecesi vb.) “hitap cümlesi” bulunmalıdır. Mektubun sağ alt köşesine “ad-soyad” yazılmalı ve “imza” atılmalıdır. Mektubun sol alt köşesine “adres” yazılmalıdır. 

5.Etkinlik

Defterinize yazdığınız edebi mektup örneğini arkadaşlarınıza okuyunuz.Daha sonra okunan mektuplarla ilgili görüş ve düşüncelerinizi arkadaşlarınızla paylaşınız.

Çok Aziz Oğlum,

Mektubunuzu seve seve okudum, lisanınızı çok beğendim. Onun satırlarında en büyük manevi servetimiz olan ana dilin pek güzel bir şekli var. Bugüne kadar size cevap veremedim çünkü bir aydan beri gripten yanıyordum ve şimdi iyileşmek üzereyim. Bazen hiç istemediğim hâlde bu gecikmeler zaruri oluyor. Yalnız hastalık değil, yaşım ilerledikçe işlerim artıyor, her sene biraz daha fazla çalışmak lazım geldiğini görüyorum.

Sizin başında bulunduğunuz mektep muhakkak ki memlekete çok iyi unsurlar yetiştirmektedir. Yavrularımızın içindeki büyük cedlerden gelen verasete liyakatli mürebbilerin himmeti ilave olununca elde edilecek netice, elbet memleketin beklediği hizmetlerdir, hayırlardır.

Hiç şüphe yok aşk, insan gönlünün en büyük kudretidir. Yıkıcı kuvvetler sayısızdır. Kadir kuvvet, yaratıcı kuvvet, yapan ve esirgeyen kuvvet, sevgidir. Sevilmenin yolu, sevmektir. Mesut olmanın yolu, mesut sevmektir. Hizmet yollarını bulabilmenin tek çaresi, sevmektir. Sev, o sana hangi yollardan hizmet edeceğini öğretir. Sen mesut edersen mesut ettiğinle beraber mesut olursun.

Bana bir resminizi gönderiniz. Onu, doğrudan doğruya göremediğim aziz oğlumun durgun suya vurmuş ışığın aksi gibi evimin haremine aksetmiş bir yüzünüz olarak tanımak isterim. Mektubunuzu saklayacağım. Bu neviden olan, bu seviyede, bu histe elimde toplanan mektupların arasına koyacağım.

Sıhhati afiyetinizi dilerim pek aziz ve değerli oğlum.

Hamdullah Suphi Tanrıöver

6.Etkinlik

Öğretmeninizin mektup yazma kurallarıyla ilgili açıklamalarını dikkatle dinleyiniz.Daha sonra özlediğiniz bir kişiye ona karşı olan özleminizi anlattığınız bir mektup yazınız.

Gelecek Derse Hazırlık

1.Yörenizde ünlü olan bir masalı öğreniniz.

Aç Kurt

Bir varmış, bir yokmuş. Allah’ın kulu çokmuş. Çok söylemesi günahmış; hikâye söylemesi sevapmış. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde bir kurt yaşarmış. Köyün kıyısında kışları açlıktan kıvranıyormuş. Yine böyle bir gün: – Köye gideyim de oradaki inekten, koyundan yiyeyim, demiş. Köye gitmiş, bir ineğe rast gelmiş: – İnek, ben öyle açıktım ki seni yiyeceğim, demiş. – Dur, beni şimdi yeme. Şuraya kadar sırtıma bin, in; birbirimizi gezdirelim de beni öyle ye, demiş. Kurt kabul etmiş ve o sırada da inek kaçmış. Kurt bir ahırın önüne gitmiş. Ahırdan bir katır çıkmış. Katıra: – Açlıktan ölüyorum, katır seni yiyeceğim, demiş. – Benim etim sert, sen beni yiyemezsin. Gideyim, baltayla satırı getireyim de beni öyle ye, demiş. Baltayla satıra gidiyorum diye katır da kaçmış. Kurt, av aramaya devam etmiş. Bir koyuna rastlamış: – Koyun, açlıktan ölüyorum, seni yiyeceğim, demiş. – Yok, beni şimdi yeme. Gel, seninle şu tarafa doğru gidelim de orada bir oynayalım, demiş. O da kurdu kandırıp kaçmış. Sonra kurt, keçiyle karşılaşmış. Keçiye: – Seni yiyeceğim keçi, çok açım, demiş. Keçi: – Benim karnımda iki tane yavrum var. Bizi üç olunca ye, demiş. Sonra o da kaçmış. Kurt harmanlığa doğru yoluna devam etmiş. Bir ata rast gelmiş. Ata: – At, açlıktan ölüyorum. İmkânı yok, kaçırmam seni; seni yiyeceğim, demiş. At: – Yok, beni şimdi yeme. Gel, sırtıma bin de bir cirit oynayalım. Beni ondan sonra ye, demiş. Böylece at da kaçmış. Kurt bütün avlarını kaçırmış. Bu sefer düşünmeye ve kendi kendine söylenmeye başlamış: – Be hey kurt! Eline geçti bir inek, ye de boynuzlarını dinelt. Sen ne yapacaksın inmeyi, binmeyi? Kâtip mi olduydun, demiş. Katırı düşünmüş: 26 Anadolu Türk Masallarından Derlemeler – Eline geçti bir katır, yesene hatır hatır. Sen ne yapacaksın baltayı, satırı? Kasap mı olacaktın, demiş. Sonra koyunu düşünmüş: – Hey kafasız! Sen ne edeceksin oyunu moyunu, yesene koyunu. Oynayıp da köçek başı mı olacaktın, demiş. Oradan keçi gelmiş aklına: – Eline geçti bir keçi, ne yapacaksın ikiyi, üçü; kessene keçiyi. Sürü başı mı olacaktın yoksa, demiş. Sonra atı düşünmüş: – Eline geçti bir at, ye de yanında yat. Sen ne yapacaksın cirit oynamayı? Cirit başı mı olacaktın, demiş. Bütün avlarını kaçıran kurt, açlıktan ölmüş.

Hatun KARAMUKLU

2.Öğretmeninizin ,hazırlıklı konuşma yaparken uymanız gereken kurallarla ilgili açıklamalarını dikkatle dinleyiniz.Ardından aşağıdaki masal yazar veya derleyicilerinden birini seçiniz.Seçtiğiniz kişiyi tanıtan bir hazırlıklı konuşma hazırlayınız.

Pertev Naili Boratav:

Boratav, 1907 yılında Gümülcine’nin Darıdere ilçesinde doğmuştur. Babası kaymakam olduğu için çok yer değiştirirler. İlkokulu Bolu’nun ilçesi Mudurnu’da bitirir. Bu süre içinde en fazla Mudurnu’da hayatı geçtiği için kendini Mudurnulu olarak tanımlamıştır. Annesiyle olan ilişki yapısının daha sonra yapacağı çalışmaların ilk adımını oluşturduğu görülür. Bu dönemde annesi anlattığı masallarla Boratay’ın folklora yönelmesinde etkili olduğu gibi, sonraları masallar üzerine çalışırken onun özel öneme sahip masal kaynağını oluşturur. İlkokulu bitirdikten sonra 1919 yılında İstanbul’a giden Boratav, orta öğrenimini Kumkapı Fransız Kolejinde (1919-1924) Gelenbevi ve İstanbul Lisesini (1924-1927) tamamlar. 1926-27 yılında İstanbul Lisesi’nde sosyoloji dersinde Hilmi Ziya Ülken’in öğrencisi olmasının, kendisinin hem sonra edebiyat Fakültesine gitmesinde hem de Halkbilimi araştırmalarına ilgi duymasında etkili olduğunu ifade eder. Nitekim, bu konudaki kararını hocası Ülken ile konuşması, onun ilk araştırmasını gerçekleştirmesine yol açar. Söz konusu çalışmayı, her yıl tatilini geçirdiği babasının kaymakamlık yaptığı Mudurnu’da, yerlilerin ağzından çeşitli halk edebiyatı metinleri derleyerek gerçekleştirir.

Boratav, 1930’da Dârülfünûn İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi ile Yüksek Muallim Mektebi’ni bitirerek Fuad Köprülü’nün asistanı olarak çalışmaya başladı.

Türk halk edebiyatı araştırmaları öncüsü Pertev Naili Boratav 2000 masal, 40 halk hikâyesi, çocuk oyunları, türküler, tiyatrolar, şarkılar, fıkralar, şiirlerden meydana gelen zengin bir arşiv kurdu. CNRS, Sedat Simavi, TC Kültür Bakanlığı ödülleri almıştır.

Pertev Naili Boratav, Türk kültürünün kaynakları arasında en başta halk edebiyatının geldiğine inanıyordu. Anadolu halk kültürü araştırmalarına, aşık geleneğine yöneldi. Babasının kaymakam olması sebebiyle çocukluk ve gençlik dönemi Mudurnu’da geçmiştir. İlk edebi çalışmalarına da burada başlamıştır. Bolu Mudurnu Köroğlu destanı gibi konularda araştırmalar yapmış tez vermiştir. Nerelisin diye soranlara ‘insanın memleketi doğduğu yer değil çocukluğunun geçtiği yerdir’ diyerek Mudurnu’yu memleketi olarak saymıştır. Halihazırda Mudurnu’da Pertev Naili Boratav kültür evi varlığını korumaktadır.

Eserleri

  • Gökoğlu Destanı, 1931, 2003
  • Folklor ve Edebiyat I, 1939, 1991
  • Bey Böyrek Hikayesine Ait Metinler, 1939
  • Halk Edebiyatı Dersleri, 1943, 2000
  • İzahlı Halk Şiiri antolojisi, 1946, 2000
  • Folklor ve Edebiyat II, 1954, 1991
  • Halk Hikayeleri ve Halk Hikayeciliği,1946, 2002
  • Typen Türkischer Volsmarchen, 1953
  • Zaman Zaman İçinde, 1958, 1992
  • Le Tekerleme, 1963, 2000
  • Az Gittik, Uz Gittik, 1969, 1992
  • 100 Soruda Türk Folkloru, 1973, 2003
  • Nasreddin Hoca, 1996
  • Pertev Naili Boratav, 100 Soruda Türk Folkloru, K Kitaplığı, İstanbul 2003

Şükrü Elçin

Şükrü Elçin 23 Eylül 1912’de Florina’da doğmuştur. Ailesi, Lozan Antlaşması’ndan sonra mübadil-muhacir olarak Türkiye’ye gelip Turgutlu’ya yerleşti. İlkokul ve ortaokul eğitiminin Turgutlu ve Manisa’da tamamlayan Şükrü Elçin, 1936’da İzmir Erkek Lisesi’nden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü 1939′da bitirdi. Bitirme tezini konulu halk edebiyatı üzerinde yaptı ve Kerem ile Aslı Hikâyesi adlı bu çalışması 1949’da Millî Eğitim Bakanlığın tarafından yayınlandı. Kitabî/Mensur Realist Halk Hikâyeleri konusunda yaptığı tezi ile bilim doktoru unvanı aldı. Sırasıyla Sivas Lisesi, Denizli Lisesi, Ankara Erkek Teknik Öğretmen Okulu, Ankara Atatürk Lisesi, Ankara Maarif Koleji, Harp Okulu, Gazi Eğitim Enstitüsü kuruluşlarda edebiyat dersleri verdi. Millî Eğitim Bakanlığı bursu ile iki yıl Paris’e gidip orada folklor ve halk edebiyat üzerinde çalışmalar yaptı. 1962’de Anadolu Köy Orta Oyunları (Köy Tiyatrosu), adlı tezi ile doçent oldu. Profesör olduktan sonra Hacettepe Üniversitesi Sosyal ve İdari Bilimler Fakültesi’nde Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünü kurdu.

Yıllarca Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü başkanlığı yaptı. Türk Kültürü dergisini önce yazı işleri müdürü olarak daha sonra imtiyaz sahibi olarak neşretti. Gevherî Divânı adlı kitabı dolayısıyla 1984’te kendisine Türkiye İş Bankası tarafından Halkbilimi Büyük Ödülü verildi. Hayatı ve çalışmaları öğrencilerinden Metin Özarslan tarafından tez konusu olarak işlendi.

Elçin 1982’de Hacettepe Üniversitesi’ndeki profesörlük görevinden emekli oldu. 27 Ekim 2008’de Ankara’da vefat etti.Evli ve iki çocuk babası idi.

Eserleri

  • Şâir Bozuntuları, (Şiirler)(Niyazi Hicrân-Damla ile birlikte), Hâfız Ali Matbaası, İzmir, 1932, 24 s.
  • Yirmidört (Şiirler), Kültür Basımevi, İstanbul, 1944, 31 s.
  • Adalara Destanlar (Şiirler), Ayyıldız Matbaası, Ankara, 1978, 43 s. (İkinci defa basılmıştır)
  • Hikâyeler (Ali Gündüz Akıncı ile birlikte) –Antoloji- MEB Köy Kitaplığı, 6, Millî Eğitim Basımevi, 1949, 74 s.
  • Deli Dumrul (Turhan Oğuzkan ile birlikte), Ayyıldız Matbaası, Ankara, 1964, 21 s. (Resimli)
  • Kerem ile Aslı Hikâyesi (Doktora tezi), Millî Eğitim Basımevi, Ankara, 1949, VII-I+128 s.
  • Anadolu Köy Orta Oyunları (Köy Tiyatrosu), (Doçentlik tezi) Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Seri IV, Sayı: A.1, Ayyıldız Matbaası, Ankara, 1964, 83 s. (Üçüncü defa basılmıştır)
  • Türk Bilmeceleri, Devlet Kitapları, Millî Eğitim Basımevi, İstanbul, 1970. VII+90 s. (Üçüncü defa basılmıştır)
  • Çocuklarımıza Şiirler, (Antoloji), Türk Kadınları Kültür Derneği Yayını, Ayyıldız Matbaası, Ankara, 1974, 172 s. (Üçüncü defa basılmıştır)
  • Halk Edebiyatı (Eğitim Enstitüleri II. Sınıf), Hacettepe Vakıfları Kuruluşları Teksis Limited Şti. Basımevi, Ankara, 1977, 92 s.
  • Halk Edebiyatı Araştırmaları, Kültür Bakanlığı Millî Folklor Araştırma Dairesi Yay., Halk Edebiyatı Dizisi: 3, DSİ Basım ve Foto-Film İşletme Müdürlüğü Matbaası, Ankara, 1977, V-367 s. (Üçüncü defa basılmıştır)
  • Türkçülük ve Milliyetçilik, Türk Kadınları Kültür Derneği Yayını, Ayyıldız Matbaası, Ankara, 1978, 23 s.
  • Halk Edebiyatına Giriş, Kültür Bakanlığı Yayınları: 365, Türk Halk Kültürü Eserleri Dizisi:10, Emel Matbaacılık Sanayi, Ankara, 1981, IV+810 s. (Üçüncü defa basılmıştır)
  • Gevherî Divânı, (İnceleme, Metin, Dizin, Bibliyografya), Kültür ve Turizm Bakanlığı Millî Folklor Araştırma Dairesi Yayınları: 56, Halk Edebiyatı Dizisi: 9, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara, 1984, 723 s. (İkinci defa basılmıştır)
  • Akdeniz’de ve Cezayir’de Türk Halk Şâirleri, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları:78, Seri IV, Sayı: A.23, Sevinç Matbaası, Ankara, 1988, VIII-279 s.
  • Ali Ufkî- Hayatı ve Mecmûa-ı Sâz ü Söz, (Tıpkı basım), Kültür Bakanlığı Musiki Eserleri:1, Millî Eğitim Basımevi, İstanbul, 1976, (Büyük boy) XXVII+328 s. (İkinci defa basılmıştır)
  • Ölümünün Yirmibeşinci Yılında Yahya Kemal Beyatlı, (Muhtar Tevfikoğlu ve Sadık K. Tural ile birlikte), Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları: 53, Seri III, Sayı:A.14, Aslımlar Matbaası, Ankara, 1983, 295 s.
  • Şiirle Selâm (Antoloji), Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları:59, Seri IV, Sayı: A.15, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara, 1984, 208 s. (İkinci defa basılmıştır)
  • Folklor ve Halk Edebiyatının Millî Birliğin Oluşmasındaki Rolü, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları, Ankara, 1986, 52 s.
  • Gevherî, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları: 821, Türk Büyükleri Dizisi: 49, Aslımlar Matbaası, Ankara, 1987, VI+146 s.
  • Âşık Ömer, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları:826, Türk Büyükleri Dizisi:54, Gaye Matbaası, Ankara, 1987, IV+123 s.
  • Yeni Türk Nesri Antolojisi (Muhtar Tevfikoğlu ile beraber), Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları, Kültür Eserleri Dizisi: 97, Ankara, 1987, VIII+741 s.
  • Türkiye Türkçesinde Ağıtlar, (Antoloji) Kültür Bakanlığı Yayınları:1197, Gençlik ve Halk Kitapları Dizisi:49, DSİ Matbaası, Ankara, 1990, VIII+239 s.
  • Türkiye Türkçesinde Maniler, Türk Kültürü Araştırma Enstitüsü Yayınları:115, Seri IV, Sayı: A.32, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara, 1990, 194 s.
  • Halk Şiiri Antolojisi, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları:1008, Gençlik ve Halk Kitapları Dizisi: 39, Başbakanlık Basımevi, Ankara, 1988, VI+270 s.
  • Yurt Duyguları (Antoloji), Türk Kültürü Araştırmaları Enstitüsü Yayınları:114, Seri IV, Sayı: A.31, Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara, 1990, 174 s.
  • Türk Edebiyatında Tabiat, Atatürk Yüksek Kurumu, Atatürk Kültür Merkezi Başkanlığı Yay., Ankara, 1992.

6.sınıf türkçe 1.tema erdemler etkinlikleri 2. okuma metni canım aliye ruhum filiz metni detaylı cevapları.


DİKKAT! İNGİLİZCE ÖĞRETMENLERİ TARAFINDAN HAZIRLANAN AÇIKLAMALI RESİMLİ 6. SINIF İNGİLİZCE DERS KİTABI CEVAPLARI İÇİN BURAYA TIKLAYINIZ

“6. Sınıf Türkçe Canım Aliye Ruhum Filiz Metni Cevapları Ata Yayıncılık” üzerine 7 yorum

Yorum yapın