İngilizce’de İsim-Fiil ve Mastar İfadeleri – Gerund and Infinitive Phrases in English

İngilizcede fiil kökünden türeyen ancak cümle içinde farklı görevler üstlenen önemli kelime grupları vardır: isim-fiil (gerund) ve mastar (infinitive) ifadeleri. Bu ifadeler, bir eylemi soyut bir kavram olarak ele almamızı sağlar ve cümlelerin daha esnek ve çeşitli olmasına olanak tanır. Türkçede genellikle fiillere getirilen “-mek, -mak” veya “-iş, -ış” gibi eklerle ifade edilen bu yapılar, İngilizcede kendine özgü formlar ve kullanım kuralları ile karşımıza çıkar. Bu ifadeleri doğru bir şekilde kullanmak, daha karmaşık ve doğal İngilizce cümleler kurabilmek için temel bir adımdır.

Hem isim-fiil hem de mastar ifadeleri, bir fiilin yanı sıra ona bağlı nesneler, tamamlayıcılar veya niteleyiciler içerebilir. Aralarındaki temel fark, aldıkları form ve cümle içinde üstlendikleri rollerdir. Bu bölümde, isim-fiil ve mastar ifadelerinin yapılarını, farklı işlevlerini ve İngilizce cümleler içinde nasıl kullanıldıklarını ayrıntılı örneklerle ele alacağız. Bu yapıların inceliklerini anlamak, İngilizce dilbilgisi becerilerinizi önemli ölçüde geliştirecektir.

İçindekiler

Yukarıdaki bağlantılara tıklayarak makalenin ilgili bölümüne gidebilirsiniz.


İsim-Fiil ve Mastar İfadeleri Tablosu

Aşağıdaki tablo, İngilizcedeki isim-fiil (Gerund) ve mastar (Infinitive) ifadelerinin temel özelliklerini, tanımlarını ve örneklerini özetlemektedir:

İfade Tipi Tanım Yapı Cümledeki İşlevi
İsim-Fiil (Gerund) İfadesi Bir fiilin “-ing” haliyle başlayan ve cümle içinde isim gibi işlev gören bir kelime grubudur. Bir eylemi kavram, aktivite veya durum olarak ifade eder. Fiil + -ing (gerund) + nesne/tümleç/niteleyiciler. Özne, nesne (fiilin veya edatın nesnesi), tümleç olarak kullanılabilir.
Mastar (Infinitive) İfadesi “To” edatı ile fiilin yalın halinden oluşan ve cümle içinde isim, sıfat veya zarf gibi işlev gören bir kelime grubudur. Bir eylemin amacını, nedenini veya potansiyelini belirtmek için kullanılır. To + Fiilin yalın hali + nesne/tümleç/niteleyiciler. İsim (özne, nesne, tümleç), sıfat (ismi niteleyen), zarf (fiil, sıfat veya zarfı niteleyen) olarak kullanılabilir.

İsim-Fiil İfadeleri (Gerund Phrases) Nedir?

İngilizce dilbilgisinin en ilgi çekici ve işlevsel yapılarından biri olan isim-fiil ifadeleri (gerund phrases) , fiillerin “-ing” takısı almış hali olan isim-fiillerle (gerunds) başlayan ve kendilerine eşlik eden diğer kelimelerle (nesneler, tamamlayıcılar veya niteleyiciler) birlikte bir grup oluşturan yapıdır. Bu ifadeler, cümle içinde adeta bir isim gibi davranarak çok çeşitli görevler üstlenebilirler. Bir eylemi, bir aktiviteyi veya bir durumu bir kavram ya da nesne gibi ele almamızı sağlarlar, bu da onları günlük konuşma ve yazışmalarda vazgeçilmez kılar.

İsim-fiil ifadelerinin temelindeki isim-fiil (gerund) , görünüş olarak şimdiki zaman ortacına (present participle) benzese de (her ikisi de fiilin -ing takısı almış halidir), işlevleri tamamen farklıdır. İsim-fiil, bir fiilin isimleşmiş hali iken, şimdiki zaman ortacı bir sıfat veya zaman kipinin bir parçası olarak kullanılır. Bu ayrımı anlamak, isim-fiil ifadelerinin doğru kullanımını kavramanın ilk adımıdır.

İsim-Fiil İfadelerinin Temel Yapısı ve Özellikleri

Bir isim-fiil ifadesi, sadece isim-fiilden ibaret değildir; genellikle onu takip eden ve anlamını tamamlayan ek kelimelerle birlikte bir bütün oluşturur. Bu ek kelimeler bir nesne, bir zarf, bir edat öbeği veya başka bir niteleyici olabilir. İsim-fiil ifadesinin genel yapısını şu şekilde özetleyebiliriz:

İsim-Fiil (Fiil + -ing) + (Nesne/Tamamlayıcılar/Niteleyiciler)

Örneğin:

  • Reading books ” (Kitap okumak) – Burada “reading” isim-fiil, “books” ise onun nesnesidir.
  • Running quickly ” (Hızlı koşmak) – Burada “running” isim-fiil, “quickly” ise bir zarftır ve isim-fiili niteler.
  • Talking about politics ” (Siyaset hakkında konuşmak) – Burada “talking” isim-fiil, “about politics” ise bir edat öbeğidir ve isim-fiili tamamlar.

Bu ifadeler bir bütün olarak ele alınır ve cümleden çıkarıldıklarında genellikle cümlenin anlamı bozulur veya eksik kalır. İsim-fiiller genellikle eylemin kendisini, eylemin genel doğasını veya sürecini vurgularken, isim-fiil ifadeleri bu eylemin daha kapsamlı bir tanımını ve bağlamını sunar. Bu, isim-fiil ifadelerini, basit isimlerin veya tekil isim-fiillerin aksine, daha detaylı ve açıklayıcı ifadeler oluşturmak için ideal kılar.

İsim-Fiil İfadelerinin Cümledeki İşlevleri

İsim-fiil ifadelerinin en dikkat çekici özelliği, bir cümlenin içinde bir isim gibi davranabilmeleridir. Bu sayede, isimlerin üstlendiği hemen hemen tüm görevleri üstlenebilirler:

  • Özne Olarak: Cümlenin başında yer alarak ana fiilin konusunu oluştururlar. Örneğin, ” Playing the guitar loudly annoyed the neighbors.” ( Yüksek sesle gitar çalmak komşuları rahatsız etti.)
  • Nesne Olarak: Bir fiilin (doğrudan veya dolaylı) nesnesi olarak görev yaparlar. Örneğin, “He enjoys watching old movies on weekends .” (Hafta sonları eski filmler izlemekten hoşlanır.)
  • Yüklem Tamamlayıcısı Olarak (Subject Complement): Bağ fiillerden sonra gelerek cümlenin öznesini açıklarlar veya tanımlarlar. Örneğin, “Her passion is collecting vintage stamps .” (Onun tutkusu eski pullar toplamaktır .)
  • Edatın Nesnesi Olarak: Edatlardan sonra gelerek edatın işlevini tamamlarlar. Örneğin, “She is interested in learning about different cultures .” (Farklı kültürler hakkında bilgi edinmekle ilgileniyor.)

Bu çok yönlülük, isim-fiil ifadelerini İngilizceyi akıcı ve doğal bir şekilde kullanmak isteyen herkes için temel bir dilbilgisi konusu haline getirir. Doğru kullanıldığında, cümlelerin daha zengin, daha detaylı ve daha etkili olmasını sağlarlar.


İsim-Fiil İfadelerinin Cümledeki Görevleri

İsim-fiil ifadeleri (gerund phrases), fiilin “-ing” takısı almış hali olan isim-fiil (gerund) ile başlayan ve bu isim-fiile eşlik eden nesne, tamamlayıcı veya niteleyicileri içeren kelime gruplarıdır. Bu ifadeler, tıpkı tek bir isim gibi cümle içinde çeşitli görevler üstlenebilirler. Bu esneklik, isim-fiil ifadelerini İngilizce cümle yapısında oldukça güçlü ve işlevsel kılar. Bir eylemi veya aktiviteyi bir kavram gibi ele alarak, cümlenin farklı noktalarında anlamı zenginleştirir ve detaylandırırlar.

İsim-fiil ifadelerinin cümle içindeki görevlerini anlamak, İngilizce dilbilgisini kavramak ve doğru cümleler kurmak için hayati önem taşır. İşte isim-fiil ifadelerinin üstlenebileceği başlıca roller ve bu rollerin detayları:

Özne Olarak İsim-Fiil İfadeleri

Bir isim-fiil ifadesi, bir cümlenin öznesi olarak kullanılabilir. Bu, ifadenin cümlenin eylemini gerçekleştiren ana unsur olduğu anlamına gelir. Genellikle cümlenin başında yer alırlar ve bir eylemi veya aktiviteyi adeta bir isimmiş gibi belirtirler. Bu kullanım, bir eylemin genel bir kavram olarak ele alındığı durumlarda oldukça yaygındır.

  • Örneğin: ” Swimming in the ocean every morning is her favorite hobby.” (Her sabah okyanusta yüzmek onun en sevdiği hobisidir.) Bu cümlede, “Swimming in the ocean every morning” ifadesi cümlenin öznesidir ve “is” fiilinin eylemini gerçekleştiren aktiviteyi belirtir.
  • Başka bir örnek: ” Learning a new language takes time and effort.” ( Yeni bir dil öğrenmek zaman ve çaba gerektirir.) Burada da “Learning a new language” ifadesi cümlenin eyleminin konusudur.

Bu yapıda, isim-fiil ifadesi tekil bir varlık gibi muamele görür ve genellikle tekil bir fiil ile kullanılır.

Nesne Olarak İsim-Fiil İfadeleri

İsim-fiil ifadeleri, bir geçişli fiilin doğrudan nesnesi veya dolaylı nesnesi olarak görev yapabilirler. Bu durumda, isim-fiil ifadesi fiilin eylemini alan veya eylemden etkilenen unsuru belirtir. İngilizcede bazı fiiller sadece isim-fiil formlarını nesne olarak alırken (örneğin, “enjoy”, “finish”, “avoid”), bazıları hem isim-fiil hem de mastar (infinitive) alabilir (örneğin, “like”, “love”, “hate”).

  • Doğrudan Nesne Olarak: “He enjoys playing video games late at night .” (Geceleri video oyunları oynamaktan hoşlanır.) Burada “playing video games late at night” ifadesi “enjoys” fiilinin doğrudan nesnesidir.
  • Başka bir örnek: “She finished writing her essay before the deadline.” (Teslim tarihinden önce makalesini yazmayı bitirdi.) “writing her essay” ifadesi “finished” fiilinin nesnesidir.
  • Dolaylı Nesne Olarak (daha az yaygın): Dolaylı nesne olarak kullanımı nadirdir ve genellikle edatlarla birlikte görülür.

Yüklem Tamamlayıcısı (Subject Complement) Olarak İsim-Fiil İfadeleri

İsim-fiil ifadeleri, bağ fiillerden (linking verbs) sonra gelerek cümlenin öznesini tanımlayan veya açıklayan bir yüklem tamamlayıcısı olarak da kullanılabilirler. Bu durumda, isim-fiil ifadesi özne ile bir eşitlik veya açıklama ilişkisi kurar; yani öznenin ne olduğunu veya neyden ibaret olduğunu ifade eder.

  • Örneğin: “Her biggest passion is collecting rare stamps from around the world .” (Onun en büyük tutkusu, dünyanın dört bir yanından nadir pullar toplamaktır .) Bu cümlede “collecting rare stamps from around the world” ifadesi, “passion” öznesini tanımlayan bir yüklem tamamlayıcısıdır.
  • Başka bir örnek: “My favorite pastime is reading fantasy novels .” (Benim favori hobim fantastik romanlar okumaktır .) “reading fantasy novels” ifadesi “pastime” öznesinin ne olduğunu belirtir.

Bu kullanımda bağ fiiller (en yaygın olanı “be” fiili) özne ile isim-fiil ifadesini birbirine bağlar.

Edatın Nesnesi Olarak İsim-Fiil İfadeleri

İngilizcede birçok edat, kendisinden sonra bir isim-fiil veya isim-fiil ifadesi alır. Bu, dilin en yaygın ve önemli yapılarından biridir. Edatlar, genellikle bir eylemin veya durumun nedenini, amacını, yöntemini veya ilgili olduğu konuyu ifade etmek için isim-fiil ifadeleriyle birleşirler.

  • Örneğin: “She is good at solving difficult puzzles .” (Zor bulmacaları çözmede iyidir.) Burada “solving difficult puzzles” ifadesi “at” edatının nesnesidir.
  • Başka bir örnek: “They talked about planning their next vacation .” (Bir sonraki tatillerini planlamayı konuştular.) “planning their next vacation” ifadesi “about” edatının nesnesi olarak işlev görür.
  • Bir diğer örnek: “I look forward to seeing you again soon .” (Yakında seni tekrar görmeyi dört gözle bekliyorum.) Burada “to” bir edat görevi gördüğü için, sonrasında isim-fiil ifadesi gelir.

Bu kullanım, edatların anlamını tamamlamak ve daha karmaşık fikirleri ifade etmek için kilit bir rol oynar. İsim-fiil ifadeleri, cümlelere akıcılık ve doğallık katarak İngilizceyi daha zengin ve dinamik hale getirir.


Mastar İfadeleri (Infinitive Phrases) Nedir?

Mastar ifadeleri (infinitive phrases), fiillerin temel hali olan mastarlarla (infinitives) başlayan ve kendilerine eşlik eden nesneleri, tamamlayıcıları veya değiştiricileri içeren kelime gruplarıdır. Mastarlar genellikle “to” kelimesiyle birlikte kullanılırlar (to + fiilin yalın hali). Mastar ifadeleri, cümle içinde bir isim, bir sıfat veya bir zarf gibi işlev görebilirler.

Bir mastar ifadesinin temel yapısı şöyledir: To + Fiilin Yalın Hali + (nesne/tamamlayıcı/değiştirici) . İsim-fiil ifadeleri gibi, mastar ifadeleri de bir bütün olarak anlam taşır ve cümlenin yapısına ve anlamına katkıda bulunur. Mastarlar genellikle bir amacı, nedeni veya sonucu ifade etmek için kullanılır.


Mastar İfadelerinin Cümledeki Görevleri

Mastar ifadeleri, İngilizce dilbilgisinin en çok yönlü yapılarından biridir. Bir fiilin yalın halinin “to” ile birlikte kullanılmasıyla oluşan mastarlar (infinitives), tek başlarına kullanılabilecekleri gibi, kendilerine eşlik eden nesneler, tamamlayıcılar veya niteleyicilerle bir araya gelerek birer mastar ifadesi oluştururlar. Bu ifadelerin cümle içindeki görevleri oldukça çeşitlidir ve cümlenin anlamına büyük katkı sağlarlar. Mastar ifadeleri, bir cümlenin anlamını zenginleştirirken, bazen bir isim, bazen bir sıfat, bazen de bir zarf gibi davranarak cümledeki farklı unsurları açıklayabilir, nitelendirebilir veya tamamlayabilirler.

Her bir görevde, mastar ifadesinin cümledeki konumu ve ana fiil veya isimle olan ilişkisi, onun hangi rolü üstlendiğini belirler. Bu esneklik, mastar ifadelerini İngilizceyi akıcı ve etkili kullanmak isteyenler için vazgeçilmez bir araç haline getirir. Aşağıda, mastar ifadelerinin cümle içinde üstlenebileceği temel görevleri daha ayrıntılı inceleyelim:

İsim Olarak Mastar İfadeleri

Mastar ifadeleri, bir cümlenin içinde tıpkı bir isim gibi davranabilirler. Bu, onların bir eylemi veya fikri bir kavram olarak adlandırmalarına olanak tanır. İsim olarak kullanıldıklarında, cümlenin öznesi , doğrudan nesnesi , yüklem tamamlayıcısı veya bir edatın nesnesi olarak görev yapabilirler. Bu görevler, mastar ifadesinin bir fiil olmaktan ziyade, artık bir şeyin adı gibi işlev gördüğünü gösterir.

  • Özne olarak: Cümlenin başında yer alırlar ve cümlenin ana fiilini yapan eylemi belirtirler. Örneğin, ” To learn a new language requires dedication.” ( Yeni bir dil öğrenmek özveri gerektirir.) cümlesinde “To learn a new language” ifadesi cümlenin öznesidir.
  • Doğrudan Nesne olarak: Bir geçişli fiilin eylemini alan nesne olarak kullanılırlar. Örneğin, “She wants to travel the world .” (O, dünyayı gezmek istiyor .) cümlesinde “to travel the world” ifadesi “wants” fiilinin doğrudan nesnesidir.
  • Yüklem Tamamlayıcısı olarak: Bağ fiillerden (linking verbs) sonra gelerek cümlenin öznesini tanımlar veya açıklarlar. Örneğin, “My goal is to become a doctor .” (Benim hedefim doktor olmak tır.) cümlesinde “to become a doctor” ifadesi “goal” öznesini tamamlar.
  • Edatın Nesnesi olarak: Nadiren de olsa, bazı istisnai durumlarda edatlardan sonra gelebilirler, ancak bu yaygın değildir. Genellikle edatlardan sonra isim-fiil (gerund) kullanımı tercih edilir.

Sıfat Olarak Mastar İfadeleri

Mastar ifadeleri, cümledeki bir ismi veya zamiri niteleyerek bir sıfat gibi işlev görebilirler. Bu durumda, niteledikleri isim veya zamirden hemen sonra gelirler ve o isim veya zamir hakkında ek bilgi sunarlar. Genellikle “hangi?”, “nasıl bir?” gibi sorulara cevap verirler ve niteledikleri kavramın bir özelliğini veya amacını belirtirler.

  • Bir ismin özelliğini belirtme: “He has the ability to solve complex problems .” (Karmaşık problemleri çözme yeteneği var.) cümlesinde “to solve complex problems” ifadesi “ability” ismini niteleyerek “hangi yetenek?” sorusuna cevap verir.
  • Bir amacın veya hedefin belirtilmesi: “I need something to drink .” ( İçecek bir şeye ihtiyacım var.) cümlesinde “to drink” ifadesi “something” kelimesinin ne amaçla olduğunu açıklar.

Zarf Olarak Mastar İfadeleri

Mastar ifadeleri, bir fiili, bir sıfatı veya başka bir zarfı niteleyerek bir zarf gibi de işlev görebilirler. Bu kullanımlarında, genellikle bir eylemin nedenini , amacını , sonucunu veya nasıl yapıldığını açıklarlar. Cümlede “neden?”, “nasıl?”, “ne amaçla?” gibi sorulara yanıt verirler ve cümleye ekstra bağlam veya açıklık katarlar.

  • Amaç belirtme: “She studies hard to pass the exam .” (Sınavı geçmek için çok çalışıyor.) cümlesinde “to pass the exam” ifadesi “studies hard” eyleminin amacını belirtir.
  • Bir sıfatı niteleme: “I am happy to see you .” (Seni gördüğüme mutluyum.) cümlesinde “to see you” ifadesi “happy” sıfatının nedenini açıklar.
  • Bir sonucunu belirtme: “He grew up to be a successful businessman .” (Büyüyüp başarılı bir iş adamı oldu .) cümlesinde “to be a successful businessman” ifadesi büyümesinin sonucunu belirtir.

İsim-Fiil ve Mastar İfadeleri Arasındaki Farklar ve Ortak Kullanımlar

İngilizce dilbilgisinde isim-fiiller (gerunds) ve mastarlar (infinitives), her ikisi de fiillerden türeyen ve cümle içinde farklı sentaktik görevler üstlenebilen yapılar olsalar da, aralarında önemli farklar ve bazı durumlarda da ortak kullanım alanları bulunmaktadır. Bu iki yapının doğru anlaşılması ve ayırt edilmesi, hem anlam doğruluğu hem de dilbilgisi kurallarına uygunluk açısından kritik öneme sahiptir.

Ana Farklar

İsim-fiil ve mastar ifadelerini birbirinden ayıran temel özellikler, onların yapısal formları ve genellikle taşıdıkları anlamsal vurgulardır. Bu farklar, özellikle belirli fiillerle veya edatlarla kullanıldıklarında daha belirgin hale gelir.

  • Yapısal Fark:
    • İsim-fiil ifadeleri: Fiilin sonuna “-ing” takısı eklenerek oluşturulan isim-fiillerle başlar (örneğin, running , eating , studying ). Bu ifadeye daha sonra nesneler, tamamlayıcılar veya niteleyiciler eşlik edebilir. Örneğin, ” Playing video games is fun.”
    • Mastar ifadeleri: Genellikle “to” edatının ardından fiilin yalın haliyle başlar (örneğin, to run , to eat , to study ). Mastar ifadesi de aynı şekilde nesneler veya tamamlayıcılarla genişletilebilir. Örneğin, “I like to play video games .”
  • Anlamsal Vurgu:
    • İsim-fiiller: Genellikle bir eylemin genelini, bir süreci veya soyut bir aktiviteyi vurgularlar. Daha çok eylemin kendisini bir kavram olarak ifade etmek için kullanılırlar ve geçmiş veya şimdiki zamanla ilgili eylemleri belirtme eğilimindedirler. Örneğin, “I enjoy swimming .” (Yüzmekten hoşlanırım – genel bir eylem.)
    • Mastar ifadeleri: Genellikle belirli bir amacı, bir nedeni, bir potansiyeli veya gelecekteki bir eylemi vurgularlar. Bir hedefe yönelik eylemleri veya bir niyeti ifade etmek için daha sık kullanılırlar. Örneğin, “I want to swim .” (Yüzmek istiyorum – belirli bir istek.)
  • Fiillerle Kullanım Farklılıkları:

    İngilizcede birçok fiil, kendilerinden sonra isim-fiil mi yoksa mastar mı alacakları konusunda belirli kurallara uyar. Bu kuralların öğrenilmesi, doğru ve doğal bir İngilizce kullanımı için esastır. Hataların çoğu, bu fiil-yapı eşleşmelerinin karıştırılmasından kaynaklanır.

    • Sadece isim-fiil alan fiiller: “Enjoy”, “mind”, “finish”, “avoid”, “suggest”, “admit” gibi fiiller genellikle kendilerinden sonra bir isim-fiil ifadesi alır. Örneğin, “She finished reading the book .”
    • Sadece mastar alan fiiller: “Decide”, “hope”, “plan”, “agree”, “refuse”, “promise” gibi fiiller ise genellikle kendilerinden sonra bir mastar ifadesi alır. Örneğin, “He decided to study abroad .”
    • Hem isim-fiil hem de mastar alabilen fiiller (anlam değişmeden): “Start”, “begin”, “continue”, “love”, “like”, “hate” gibi fiiller hem isim-fiil hem de mastar alabilir ve genellikle anlamda önemli bir değişiklik olmaz. Örneğin, “It started raining .” veya “It started to rain .”
    • Hem isim-fiil hem de mastar alabilen fiiller (anlam değişerek): “Stop”, “remember”, “forget”, “try”, “regret” gibi bazı fiiller ise hem isim-fiil hem de mastar alabilir, ancak bu durumda anlamda belirgin bir değişiklik meydana gelir. Örneğin, “I stopped to smoke .” (Sigara içmek için durdum) ile “I stopped smoking .” (Sigara içmeyi bıraktım) arasındaki fark gibi.

Ortak Kullanımlar

Yukarıda bahsedildiği gibi, bazı fiiller hem isim-fiil hem de mastar ifadeleriyle kullanılabilir. Bu durum, öğrencilerin kafasını karıştırsa da, genellikle anlamda büyük bir farklılık yaratmaz ve her iki form da kabul edilebilir. Ancak, bazı durumlarda küçük bir anlamsal nüans veya kullanım sıklığı farkı olabilir. Örneğin:

  • “I like swimming .” (Yüzmeyi genel olarak severim.)
  • “I like to swim in this pool.” (Bu havuzda yüzmeyi severim – daha belirli bir durum veya an.)

Bu tür durumlarda, her iki yapının da doğru olduğunu bilmek ve bağlama göre uygun olanı seçmek önemlidir. İngilizcede fiillerin isim-fiil veya mastar alma eğilimleri konusunda belirli kalıplar olsa da, bazı istisnalar ve nüanslar her zaman mevcuttur. Bu nedenle, bol pratik yapmak ve farklı kullanımlara maruz kalmak, bu yapıları doğru ve etkili bir şekilde kullanmanın anahtarıdır.


İsim-Fiil ve Mastar İfadeleri ile İlgili Sık Yapılan Hatalar

Öğrencilerin isim-fiil ve mastar ifadeleri konusunda en çok zorlandıkları noktalar, hangi fiilden sonra hangisinin geleceğini karıştırmak, anlam farklılıklarını göz ardı etmek ve doğru yapıyı kullanmamaktır.

  • Yanlış Fiil Seçimi: Hangi fiilin isim-fiil, hangi fiilin mastar aldığını bilmemek sıkça yapılan bir hatadır. Örneğin, “enjoy” fiilinden sonra daima isim-fiil gelirken, “decide” fiilinden sonra mastar gelir.
  • Anlam Farklılıklarını Göz Ardı Etmek: Bazı fiiller hem isim-fiil hem de mastar alabilir ancak bu, anlamda bir değişikliğe yol açar. Örneğin, “stop to do something” (bir şey yapmak için durmak) ve “stop doing something” (bir şeyi yapmayı bırakmak) arasındaki farkın anlaşılmaması.
  • Edat Kullanımı: Edatlardan sonra genellikle isim-fiil geldiği unutulmamalıdır. “Look forward to doing something” gibi kalıplarda “to” bir edat olduğundan isim-fiil kullanılır.

İsim-Fiil ve Mastar İfadeleri ile İlgili Örnek Cümleler

  • Swimming in the ocean is her favorite activity..
    Okyanusta yüzmek onun en sevdiği aktivitedir. .
  • He enjoys playing the guitar in his free time..
    Boş zamanlarında gitar çalmaktan hoşlanır. .
  • Her biggest dream is traveling around the world ..
    Onun en büyük hayali dünyayı gezmektir . .
  • She is good at solving complex problems ..
    Karmaşık problemleri çözmede iyidir. .
  • Reading a good book before bed helps me relax..
    Yatmadan önce iyi bir kitap okumak rahatlamama yardımcı olur. .
  • They decided to visit Paris next summer..
    Gelecek yaz Paris’i ziyaret etmeye karar verdiler. .
  • I need to finish my homework before dinner..
    Akşam yemeğinden önce ödevimi bitirmem gerekiyor. .
  • He came here to apologize for his mistake ..
    Hatası için özür dilemek üzere buraya geldi. .
  • She is trying to learn a new language ..
    Yeni bir dil öğrenmeye çalışıyor . .
  • The best way to understand the topic is to read more..
    Konuyu anlamanın en iyi yolu daha fazla okumaktır. .
  • We stopped to admire the sunset ..
    Gün batımına hayran kalmak için durduk. .
  • He remembered to lock the door before leaving..
    Çıkmadan önce kapıyı kilitlemeyi hatırladı. .
  • I look forward to hearing from you soon ..
    Yakında sizden haber almayı dört gözle bekliyorum. .
  • It’s easy to make mistakes when you’re tired..
    Yorgun olduğunda hata yapmak kolaydır. .
  • They are considering moving to a bigger city ..
    Daha büyük bir şehre taşınmayı düşünüyorlar . .

İlgili Bağlantılar

Yorum yapın