İngilizce’de Tamamlayıcılar – Complements in English

İngilizce dilbilgisinde tamamlayıcılar , cümlenin öznesi ya da nesnesi hakkında eksik kalan anlamı tamamlayan, cümlenin anlam bütünlüğünü sağlayan ve cümleyi anlam açısından tam ve doğru hale getiren temel öğelerdir. Tamamlayıcılar, yüklemle doğrudan bağlantılı olarak, cümledeki özne veya nesnenin kim olduğunu, ne durumda olduğunu, nasıl olduğunu veya neye dönüştüğünü açıklarlar. Bu öğeler olmadan kurulan cümleler genellikle eksik, belirsiz ya da anlamsal olarak yetersiz kalır; çünkü tamamlayıcılar, yüklemin anlattığı eylem veya durumun özne ya da nesne üzerindeki etkisini netleştirir.

Bu nedenle, İngilizce cümle yapısında tamamlayıcıların doğru ve etkin kullanımı, yalnızca dilbilgisi açısından doğru cümleler oluşturmakla kalmaz, aynı zamanda iletişimin açık, anlaşılır ve akıcı olmasını sağlar. Öğrencilerin tamamlayıcıların işlevlerini ve çeşitlerini iyi anlaması, cümlelerin anlamını doğru yorumlamaları ve yazılı veya sözlü İngilizceyi akıcı ve doğal biçimde kullanmaları açısından kritik bir öneme sahiptir.

İçindekiler

Yukarıdaki bağlantılara tıklayarak makalenin ilgili bölümüne gidebilirsiniz.


Tamamlayıcı Nedir?

Tamamlayıcı , İngilizce cümlede özne veya nesneden sonra gelen ve bu öğelerin anlamını açıkça tamamlayarak cümlenin anlamını tam ve net hale getiren kelime ya da kelime gruplarıdır. Tamamlayıcılar, cümlenin yüklemi ile özne ya da nesne arasındaki anlam bağını güçlendiren, adeta bir köprü görevi gören öğelerdir. Bu öğeler olmadan, bazı cümleler eksik kalır ve tam bir anlam ifade edemezler. Özellikle bağlaç fiiller (linking verbs) ya da bazı durumlarda nesne alan fiiller, tamamlayıcı olmadan anlam bakımından yarım kalır.

Örneğin, “She is” cümlesinde yüklem “is” (olmak fiilinin çekimi) tamamlayıcı olmadan öznenin durumu veya kimliği hakkında bilgi vermez. Ancak “She is a doctor” ifadesinde “a doctor” tamamlayıcı olarak devreye girer ve cümle anlam bakımından tam ve anlaşılır olur. Bu nedenle tamamlayıcılar, cümlenin anlam bütünlüğünü sağlamak için vazgeçilmezdir.


Tamamlayıcıların Görevleri

İngilizce dilinde tamamlayıcılar, cümlenin anlamını netleştirmek ve cümledeki özne veya nesnenin rolünü daha açık hale getirmek için önemli görevler üstlenir. Bu görevler temel olarak iki ana başlık altında toplanabilir:

  • Özne Tamamlayıcısı (Subject Complement): Özne tamamlayıcıları, yüklemle bağlantılı olarak cümlenin öznesinin kim olduğunu, ne durumda olduğunu ya da nasıl bir özellik taşıdığını belirtir. Genellikle bağlaç fiiller (to be, become, seem vb.) ile birlikte kullanılırlar ve öznenin anlamını tamamlayarak cümleyi eksiksiz hale getirirler. Özne tamamlayıcıları, isim (noun) veya sıfat (adjective) olabilir. Örneğin, “She is a teacher ” cümlesinde “a teacher” özne tamamlayıcısıdır ve “she” zamirinin kim olduğunu açıklar.
  • Nesne Tamamlayıcısı (Object Complement): Nesne tamamlayıcıları, yüklemin etkisi altındaki nesnenin kim olduğunu, hangi özelliklere sahip olduğunu veya hangi durumda olduğunu belirtmek için kullanılır. Bu tamamlayıcılar, nesnenin anlamını genişleterek cümlenin anlamını güçlendirir. Genellikle bazı fiiller (make, consider, find, call, elect gibi) nesne tamamlayıcısıyla birlikte kullanılır. Nesne tamamlayıcıları isim, sıfat veya fiilimsi (participle) olabilir. Örneğin, “They elected him president ” cümlesinde “president” nesne tamamlayıcısıdır ve “him” nesnesinin ne olduğunu belirtir.

Bu görevler sayesinde tamamlayıcılar, İngilizce cümlenin anlam ve yapısal bütünlüğünü koruyan, cümleye anlam derinliği ve açıklık katan vazgeçilmez unsurlar olarak ortaya çıkar.


Tamamlayıcıların Yapıları

İngilizce dilinde tamamlayıcılar, cümlenin anlamını ve yapısını tamamlayan, özne veya nesnenin anlamını netleştiren çeşitli sözcük veya sözcük gruplarından oluşur. Bu yapılar, cümlenin hem anlam hem de dilbilgisi açısından tamlığını sağlar. Tamamlayıcıların temel yapıları, görevlendikleri öğeye ve işlevlerine göre farklı kategorilere ayrılır. En yaygın ve önemli tamamlayıcı türleri aşağıda detaylarıyla açıklanmıştır.

İsim Tamamlayıcıları (Noun Complements)

İsim tamamlayıcıları, cümlenin öznesi veya nesnesi konumundaki isimlerin kimliklerini, statülerini veya rollerini açıklamak için kullanılır. Bu tür tamamlayıcılar genellikle bağlaç fiiller (linking verbs) ile birlikte yer alır ve isim ya da isim tamlaması şeklinde olabilirler. “To be”, “become”, “remain”, “seem” gibi bağlaç fiillerin ardından gelerek özne veya nesnenin kim veya ne olduğunu belirtirler.

Örnek:

She is a teacher .

Bu cümlede ” a teacher ” ifadesi öznenin kim olduğunu tanımlayan isim tamamlayıcıdır. “She” zamirinin ne olduğu, yani öğretmen olduğu bu tamamlayıcı sayesinde anlaşılır.

Sıfat Tamamlayıcıları (Adjective Complements)

Sıfat tamamlayıcıları, cümlenin öznesi veya nesnesinin belli bir özellik veya durumda olduğunu belirtmek için kullanılır. Bağlaç fiillerle birlikte, özellikle duyusal fiiller (sense verbs) ya da durum bildiren fiillerden sonra gelirler. Bu tamamlayıcılar, genellikle sıfat şeklindedir ve cümlenin anlamını daha detaylı ve zengin yapar.

Örnek:

The cake smells delicious .

Burada ” delicious ” sıfat tamamlayıcısı olarak “cake” nesnesinin tadını ve niteliğini açıklar, cümleye anlam kazandırır.

Fiil Tamamlayıcıları (Verb Complements)

Bazı fiiller, kendilerinden sonra doğrudan nesne alırken, bu nesneyi tamamlayacak bir öğeye daha ihtiyaç duyarlar. Bu tür fiiller, nesne tamamlayıcısıyla birlikte kullanıldığında, nesnenin durumunu, niteliğini veya kimliğini belirtirler. Fiil tamamlayıcıları isim, sıfat ya da fiilimsi (participle) şeklinde olabilir. Bu yapı, özellikle “make”, “consider”, “find”, “call” gibi fiillerle sıkça karşılaşılır.

Örnek:

We consider him honest .

Burada ” honest ” nesne tamamlayıcısıdır ve “him” nesnesinin nasıl biri olduğunu, yani dürüst olduğunu belirtir. Bu sayede cümlenin anlamı tamamlanmış olur.

Diğer Tamamlayıcı Yapılar

Bunların dışında, bazı tamamlayıcılar tam bir cümlecik (clause) şeklinde olabilir. Örneğin, nesne tamamlayıcısı olarak “that” ile başlayan cümlecikler veya “to” ile başlayan mastar yapıları da tamamlayıcı görevinde olabilir. Bu tür yapılar, cümleye daha ayrıntılı bilgi eklemek için kullanılır.

Örnek:

I believe that he is honest .

Burada “that he is honest” cümleciği, nesnenin durumunu açıklayan bir tamamlayıcıdır.


Tamamlayıcıların Cümledeki Önemi

İngilizce cümlelerde yüklemin anlamını tamamlamak için tamamlayıcı kullanımı zorunludur. Özellikle “linking verbs” (bağlaç fiiller) olarak adlandırılan fiillerin ardından tamamlayıcı gelmezse, cümle anlamsız veya eksik kalır. Tamamlayıcılar cümlenin tamlığı ve akıcılığı için olmazsa olmaz öğelerdir.


Özne Tamamlayıcıları (Subject Complements)

Özne tamamlayıcıları , bir cümlenin öznesinin kimliğini, durumunu veya niteliğini açıklayan ve genellikle yüklemin anlamını tamamlayan kelime ya da kelime gruplarıdır. Bu tamamlayıcılar, öznenin kim veya ne olduğunu netleştirir ve cümlenin anlam olarak tam olmasını sağlar. Çoğunlukla bağlaç fiillerle (linking verbs) birlikte kullanılırlar. Bu fiillerin en yaygınları “to be” fiilinin çeşitli çekimleri (am, is, are, was, were vb.) ile “become”, “seem”, “appear”, “feel”, “look”, “sound” gibi fiillerdir. Bağlaç fiillerin ardından gelen özne tamamlayıcıları, öznenin durumu veya niteliği hakkında bilgi verir.

Özne tamamlayıcıları genellikle iki türde olur:

  • İsim (Noun) Tamamlayıcıları: Özne hakkında kimlik veya tanımlama belirtir. Özne ile eş anlamlıdır ve özneyi başka bir isimle tanımlar.
  • Sıfat (Adjective) Tamamlayıcıları: Özne hakkında nitelik, durum veya özellik bildirir. Özneye ait bir sıfatla onun durumunu açıklar.

Örnekler:

The sky is blue .
Burada “blue” sıfat tamamlayıcısıdır ve “the sky” öznesinin rengini belirtir.

He became a doctor .
“A doctor” isim tamamlayıcısıdır ve “he” zamirinin mesleğini açıklar.

She seems happy .
“Happy” sıfat tamamlayıcısıdır ve öznenin ruh halini ifade eder.


Nesne Tamamlayıcıları (Object Complements)

Nesne tamamlayıcıları , cümlede yüklemin etkisi altında bulunan nesnenin anlamını genişleten, tanımlayan veya niteleyen kelime veya kelime gruplarıdır. Nesneyi daha detaylı tanımlar, onun hangi durumda olduğunu, ne olduğunu ya da neye dönüştüğünü belirtir. Nesne tamamlayıcıları isim, sıfat veya fiilimsi (participle) şeklinde olabilir ve çoğunlukla bazı fiillerle birlikte kullanılırlar.

En yaygın kullanılan nesne tamamlayıcıları, “make”, “call”, “consider”, “find”, “elect”, “appoint” gibi fiillerle beraber görülür. Bu fiillerin anlamı, nesnenin durumunu veya kimliğini belirten tamamlayıcıyla tamamlandığında cümlenin anlamı tam ve net olur.

Örnekler:

They elected him president .
Burada “president” nesne tamamlayıcısıdır ve “him” nesnesinin ne olduğunu belirtir.

I found the movie boring .
“Boring” sıfat tamamlayıcısıdır ve “the movie” nesnesinin niteliğini açıklar.

She made her brother captain .
“Captain” isim tamamlayıcısıdır ve “her brother” nesnesinin yeni görevini belirtir.

We consider the task completed .
“Completed” fiilimsi tamamlayıcısıdır ve “the task” nesnesinin durumunu ifade eder.


Linking Verbs (Bağlaç Fiiller) ve Tamamlayıcı İlişkisi

Bağlaç fiiller (linking verbs), İngilizce dilinde özne ile onun durumu, kimliği veya niteliği arasında bağ kuran, yüklemin anlamını tamamlayan özel fiillerdir. Bu fiiller, özneye doğrudan bir eylem yüklemek yerine, öznenin nasıl olduğunu, ne durumda olduğunu veya neye dönüştüğünü ifade ederler. Bağlaç fiillerin ardından mutlaka bir tamamlayıcı gelir; çünkü bu tamamlayıcılar, fiilin ifade ettiği durumu ya da kimliği netleştirir ve cümlenin anlam bütünlüğünü sağlar.

En yaygın bağlaç fiiller arasında to be fiilinin tüm çekimleri (am, is, are, was, were, been), ayrıca seem , become , appear , feel , look , sound , taste , smell gibi duyusal veya durum belirten fiiller yer alır. Bu fiillerin ortak özelliği, ardından gelen tamamlayıcının özne hakkında bilgi vermesidir.

Bağlaç fiillerle kullanılan tamamlayıcılar genellikle sıfat (adjective) ya da isim (noun) olabilir. Örneğin, “She is happy” cümlesinde “is” bağlaç fiil, “happy” ise sıfat tamamlayıcısıdır. Bu yapı, öznenin (she) ruh halini anlatır.

Örnek:

The soup tastes good .

Bu cümlede “tastes” bağlaç fiil olarak kullanılmıştır ve “good” sıfat tamamlayıcısıdır. “Soup” öznesinin tadının nasıl olduğunu açıklar. Tamamlayıcı kullanılmazsa, örneğin sadece “The soup tastes” denirse, cümle anlam bakımından eksik kalır ve anlamsız olur.

Bağlaç fiillerin ardından tamamlayıcı kullanmamak ya da yanlış türde tamamlayıcı kullanmak, cümlenin dilbilgisi ve anlam açısından yanlış olmasına neden olur. Bu yüzden bu fiillerin ardından doğru türde tamamlayıcının gelmesi dilin doğruluğu ve anlaşılırlığı açısından çok önemlidir.


Tamamlayıcılarla İlgili Sık Yapılan Hatalar

1. Tamamlayıcının Yanlış Kullanımı: Tamamlayıcı seçiminde yapılan en yaygın hata, nesne tamamlayıcısı veya özne tamamlayıcısı olarak uygun türde kelimenin kullanılmamasıdır. Örneğin, bazı fiiller nesne tamamlayıcısı olarak sıfat isterken, yanlışlıkla isim kullanılabilir veya tam tersi olabilir. “We consider him an honest ” ifadesi yanlış bir kullanımdır; doğrusu “We consider him honest ” şeklindedir. Çünkü “honest” burada sıfat olarak nesneyi nitelendirir ve isimle birlikte kullanılmaz.

2. Tamamlayıcı Eksikliği: Bağlaç fiillerin ardından tamamlayıcı gelmemesi cümlenin anlamını tamamlamadığı için en temel ve sık karşılaşılan hatalardan biridir. Örneğin, “She is” ifadesi tamamlanmamış bir cümledir ve dinleyicide eksik bilgi bırakır. Bu tür durumlarda tamamlayıcı kullanılmalı; “She is happy ” gibi sıfat veya “She is a teacher ” gibi isim tamamlayıcı eklenmelidir. Tamamlayıcı olmadan cümle eksik ve anlamsızdır.

3. Yanlış Bağlaç Fiil Kullanımı: Her fiil bağlaç fiil değildir ve bu yüzden her fiilin ardından tamamlayıcı gelmez. Örneğin, “I have a car” cümlesindeki “have” fiili bağlaç fiil değildir ve nesnesi olan “a car” doğrudan nesnedir; tamamlayıcı gerektirmez. Bazı fiiller ise doğrudan nesne alır ancak tamamlayıcı ile kullanılmazlar. Bağlaç fiil olmayan fiillerin ardından tamamlayıcı getirmek, dilbilgisi hatası oluşturur. Bu noktada hangi fiilin bağlaç fiil olduğunu ve hangi tür tamamlayıcı istediğini iyi bilmek önemlidir.


Tamamlayıcılar ile İlgili Örnek Cümleler

  • She is a teacher ..
    O bir öğretmendir. .
  • The sky looks clear today..
    Gökyüzü bugün açık görünüyor. .
  • We elected him president ..
    Onu başkan olarak seçtik. .
  • The soup tastes delicious ..
    Çorba lezzetli tadıyor. .
  • He became a famous actor ..
    O ünlü bir aktör oldu. .
  • I find this book interesting ..
    Bu kitabı ilginç buluyorum. .
  • The flowers smell sweet ..
    Çiçekler tatlı kokuyor. .
  • They consider her very talented ..
    Onu çok yetenekli olarak görüyorlar. .
  • The movie seems boring ..
    Film sıkıcı görünüyor. .
  • She remained calm during the storm..
    Fırtına sırasında sakin kaldı. .
  • We made him captain ..
    Onu kaptan yaptık. .
  • The water feels cold ..
    Su soğuk hissediliyor. .
  • The children painted the room blue ..
    Çocuklar odayı maviye boyadı. .
  • The teacher called the student lazy ..
    Öğretmen öğrenciyi tembel olarak nitelendirdi. .
  • He seems happy today..
    Bugün mutlu görünüyor. .

İlgili Bağlantılar

Yorum yapın