İngilizce’de Karşılaştırma ve Üstünlük Dereceleri – Comparative and Superlative Forms in English

Sıfatlar, isimleri nitelendiren ya da tanımlayan sözcüklerdir. Sıfatlar, karşılaştırma ve üstünlük dereceleriyle farklı nesneler veya kişiler arasında benzerlik ya da farklılık kurmamıza yardımcı olur. İngilizce’de bu yapılar genellikle comparative ve superlative olarak adlandırılır. Bu bölümde bu iki yapıyı ayrıntılı olarak inceleyeceğiz.

İçindekiler

Yukarıdaki bağlantılara tıklayarak makalenin ilgili bölümüne gidebilirsiniz.


Karşılaştırma Derecesi (Comparative)

Karşılaştırma derecesi, İngilizcede iki kişi, nesne ya da kavram arasında belirli bir özellik açısından fark bulunduğunu ifade etmek için kullanılır. Bu yapılar Türkçeye genellikle “-den daha…” biçiminde çevrilir. Yani bir şeyin diğerine göre daha fazla ya da daha az bir niteliğe sahip olduğunu belirtmek için comparative form kullanılır.

Bu yapı yalnızca fiziksel özelliklerin değil, aynı zamanda duygusal, zihinsel, soyut ya da niceliksel durumların karşılaştırılmasında da kullanılır. Örneğin bir insanın daha akıllı olduğu, bir filmin daha sıkıcı bulunduğu ya da bir planın daha pratik olduğu comparative yapılarla ifade edilir.

Karşılaştırma Derecesinin Yapısı

Karşılaştırma derecesi oluşturulurken sıfatların uzunluğuna göre farklı kurallar uygulanır. İngilizcede sıfatlar genellikle “kısa sıfatlar” (tek heceli veya “-y” ile biten iki heceli) ve “uzun sıfatlar” (iki ya da daha fazla heceli) olarak ayrılır.

Kısa Sıfatlar

Kısa sıfatlara “-er” takısı getirilerek comparative form oluşturulur. Eğer sıfat “-e” harfi ile bitiyorsa, yalnızca “-r” eklenir. “-y” harfi ile biten sıfatlarda ise “y” harfi düşer ve yerine “-ier” gelir.

  • tall → taller
  • nice → nicer
  • happy → happier
  • big → bigger (son harf olan sessiz harf çiftlenir)
  • hot → hotter

Uzun Sıfatlarda Karşılaştırma

İki ya da daha fazla heceden oluşan sıfatlarda “more” yardımcı kelimesi sıfattan önce getirilerek karşılaştırma yapılır. “-er” takısı bu tür sıfatlarda kullanılmaz.

  • beautiful → more beautiful
  • expensive → more expensive
  • intelligent → more intelligent
  • comfortable → more comfortable

Belirli Kurallar

Bazı sıfatlar hem kısa hem uzun gibi davranabilir ve farklı şekillerde comparative alabilir. Ancak genellikle anlam ya da bağlama göre tercih edilir. Örneğin:

  • clever → cleverer veya more clever (ikisi de kullanılabilir)
  • polite → politer veya more polite

Karşılaştırma Derecesinde Düzensiz Sıfatlar

Bazı sıfatların karşılaştırma formları kurallara uymaz ve ezberlenmesi gerekir:

  • good → better
  • bad → worse
  • far → farther veya further
  • little → less
  • much/many → more

Karşılaştırma Derecesinin Cümledeki Kullanımı

Comparative yapılar cümle içinde genellikle “than” edatıyla birlikte kullanılır. “Than”, karşılaştırma yapılan ikinci varlığı tanımlar. Bu kullanım, kıyaslamayı netleştirir ve anlamın tam olarak anlaşılmasını sağlar.

  • Ali is taller than Ayşe.
    – Ali, Ayşe’den daha uzundur.
  • This book is more interesting than that one.
    – Bu kitap, şu kitaptan daha ilginçtir.
  • My house is bigger than yours.
    – Benim evim seninkinden daha büyük.
  • She is more confident than she used to be.
    – Eskisine göre daha özgüvenli.

“Than” Olmadan Kullanım

Bazen karşılaştırma yapılırken “than” kullanılmaz, çünkü karşılaştırılan şey bağlamdan bellidir. Özellikle konuşma dilinde bu tür kısaltmalar yaygındır:

  • I feel better now. (Ne olduğu bağlamdan anlaşılır: “than yesterday”, “than before” gibi)

“Not as…as” Yapısı

Alternatif olarak karşılaştırmalarda eşitlik olmadığını ifade etmek için “not as + adjective + as” kalıbı da kullanılabilir:

  • This car is not as fast as that one.
    – Bu araba, öteki kadar hızlı değil.

Çift Karşılaştırmalar

Bazı durumlarda artan bir özellikten bahsetmek için aynı comparative sıfat iki kez kullanılır:

  • The weather is getting colder and colder .
    – Hava gittikçe soğuyor.
  • He is becoming more and more impatient .
    – Gittikçe daha sabırsız biri oluyor.

Üstünlük Derecesi (Superlative)

Üstünlük derecesi, İngilizcede üç veya daha fazla kişi, nesne ya da kavram arasında bir özelliğin en üst veya en alt düzeyde olduğunu ifade etmek için kullanılır. Türkçeye genellikle “en…” şeklinde çevrilir. Bu yapı sayesinde bir şeyin diğer tüm karşılaştırma özneleri içinde belirgin biçimde öne çıktığı belirtilir.

Superlative, sadece fiziksel özellikleri değil, aynı zamanda soyut kavramları, nitelikleri, duyguları ve ölçülebilir değerleri de kapsar. Örneğin bir dağın en yüksek olduğunu, bir dizinin en popüler olduğunu ya da bir öğrencinin en çalışkan olduğunu belirtmek için kullanılır.

Üstünlük Derecesinin Yapısı

Sıfatın uzunluğuna göre iki farklı superlative yapısı bulunur: kısa sıfatlara “-est” takısı eklenirken, uzun sıfatların önüne “the most” getirilir. Her iki durumda da yapının başına mutlaka “the” tanımlık getirilir çünkü belirli bir grup içindeki “en” olan varlıktan bahsedilmektedir.

Kısa Sıfatlar (Tek Heceli ve “-y” ile Biten İki Heceli)

Bu tür sıfatlara genellikle “-est” takısı eklenir. Eğer sıfat “-e” harfiyle bitiyorsa yalnızca “-st” getirilir. “-y” harfi ile biten sıfatlarda ise “y” harfi “i”ye dönüşür ve “-est” eklenir. Tek heceli ve kısa sesli harf ile biten sıfatlarda son sessiz harf çiftlenir.

  • tall → the tallest
  • nice → the nicest
  • happy → the happiest
  • big → the biggest
  • hot → the hottest

Uzun Sıfatlarda Üstünlük (İki ya da Daha Fazla Heceli)

İki veya daha fazla heceden oluşan sıfatlarda “-est” takısı kullanılmaz. Bunun yerine sıfatın önüne “the most” getirilir. Bu yapı anlamı korur ve cümlede akıcılığı sağlar.

  • beautiful → the most beautiful
  • intelligent → the most intelligent
  • expensive → the most expensive
  • comfortable → the most comfortable

Üstünlük Derecesinde Düzensiz Sıfatlar

Bazı sıfatlar hem comparative hem de superlative yapılarda düzensizdir. Bunların yapıları ezberlenmelidir çünkü standart “-est” ya da “the most” kalıbına uymazlar:

  • good → the best
  • bad → the worst
  • far → the farthest / the furthest
  • little → the least
  • many / much → the most

Üstünlük Derecesinin Cümledeki Kullanımı

Superlative yapılar bir grup ya da kategori içindeki en üstün ya da en zayıf varlığı tanımlamak için kullanılır. Genellikle “in” veya “of” edatlarıyla beraber yer, zaman ya da grup tanımlamaları yapılır. Bu, karşılaştırılan evreni belirgin hale getirir:

  • This is the best movie I’ve ever seen.
    – Bu şimdiye kadar izlediğim en iyi film.
  • He is the most talented player on the team.
    – O, takımın en yetenekli oyuncusu.
  • Mount Everest is the highest mountain in the world.
    – Everest, dünyadaki en yüksek dağdır.
  • This was the worst day of my life.
    – Bu hayatımın en kötü günüydü.
  • She is the most beautiful woman at the party.
    – Partideki en güzel kadın o.

“The” Kullanımı

Superlative yapılarda çoğu zaman “the” tanımlığı kullanılır. Bu, karşılaştırılan varlığın belirli olduğunu ve bir bütün içindeki en uç noktada yer aldığını ifade eder. Ancak bazen konuşma dilinde “the” atlanabilir (özellikle reklamlarda veya başlıklarda), ancak bu durum resmi yazı dilinde önerilmez.

“One of the…” Kalıbı

Bir şeyi grup içindeki “en iyi” değil ama “en iyilerden biri” olarak tanımlamak için “one of the + superlative + plural noun” kalıbı kullanılır:

  • She is one of the smartest students in the class.
    – O, sınıftaki en zeki öğrencilerden biri.

“By Far” ve “Ever” ile Kullanım

Superlative ifadeleri daha da vurgulamak için bazı zarflar kullanılır. Bunlar genellikle süperlatifin ne kadar “üstün” olduğunu pekiştirir:

  • This is by far the most difficult exam.
    – Bu açık ara en zor sınav.
  • It’s the best pizza I’ve ever had.
    – Bu, şimdiye kadar yediğim en iyi pizza.

Yaygın Hatalar

  • “most happiest” gibi hem “most” hem “-est” kullanmak yanlıştır. Ya “happiest” ya da “most happy” (nadiren) olmalıdır.
  • “the more beautiful” gibi comparative formu the ile birlikte superlative sanmak yanlıştır. Doğru form “the most beautiful” şeklindedir.
  • “the most best” ❌ yerine “the best” ✅

Düzensiz Sıfatlar (Irregular Adjectives)

İngilizcede çoğu sıfatın karşılaştırma (comparative) ve üstünlük (superlative) dereceleri belirli kurallara göre oluşturulsa da, bazı yaygın ve temel sıfatlar bu kurallara uymaz. Bu tür sıfatlara düzensiz sıfatlar (irregular adjectives) denir. Düzensiz oldukları için “-er”, “-est”, “more”, “most” gibi standart eklerle şekil değiştirmezler. Bunun yerine kendilerine özgü farklı formlar kullanılır ve bu formlar mutlaka ezberlenmelidir .

Düzensiz sıfatlar, sıklıkla kullanılan kelimeler oldukları için hem yazılı hem sözlü dilde çok önemlidir. Ayrıca bu sıfatların yanlış kullanımı, cümlede ciddi anlam bozukluklarına neden olabilir. Aşağıda en yaygın düzensiz sıfatlar ve karşılaştırma ile üstünlük dereceleriyle birlikte örnekleri verilmiştir.

Yaygın Düzensiz Sıfatlar

  • good better the best
    – iyi → daha iyi → en iyi
  • bad worse the worst
    – kötü → daha kötü → en kötü
  • far farther / further the farthest / the furthest
    – uzak → daha uzak → en uzak
  • little less the least
    – az → daha az → en az
  • much / many more the most
    – çok → daha çok → en çok

“Far”, “Farther” ve “Further” Arasındaki Fark

Hem “farther” hem de “further” “daha uzak” anlamına gelir, ancak aralarında küçük bir kullanım farkı vardır:

  • Farther : Fiziksel mesafe için kullanılır.
    Ex: London is farther from Istanbul than Paris is.
  • Further : Hem fiziksel hem de soyut mesafeler (zaman, fikir, tartışma vb.) için kullanılabilir.
    Ex: We need to discuss this further .

Dikkat Edilmesi Gereken Noktalar

  • “Gooder” veya “baddest” gibi yapılar İngilizcede yanlıştır .
  • Düzensiz sıfatlar, genellikle temel kavramları ifade ettikleri için çok sık kullanılırlar ve yanlış kullanımları iletişimi doğrudan etkiler.
  • “Less” ve “least”, genellikle sayılması zor ya da ölçülebilen özellikler için kullanılır:
    Ex: less water, the least effort

Karıştırıldığı Durumlar

Karşılaştırma ve üstünlük derecelerinde öğrencilerin en sık düştüğü hatalardan biri, sıfatın türüne uygun yapıyı seçememektir. Özellikle şu durumlar sıkça karıştırılır:

1. “than” Kullanımının Unutulması

Comparative yapı kullanıldığında, kıyaslama yapılan ikinci unsurun “than” ile belirtilmesi gerekir. “Than” kullanılmadığında anlam eksik kalır ya da yanlış anlaşılır:

  • She is taller Ayşe. ❌
    → She is taller than Ayşe. ✅

2. Aynı Anda Hem “-er” Hem “more” Kullanmak

Bazı öğrenciler hem “-er” takısını hem de “more” kelimesini birlikte kullanarak yanlış yapı oluştururlar. Sıfat ya “-er” alır ya da “more” ile birlikte kullanılır, ikisi bir arada asla kullanılmaz:

  • She is more happier now. ❌
    → She is happier now. ✅
  • This book is more easier than that one. ❌
    → This book is easier than that one. ✅

3. Sıfatın Uzunluğu Yanlış Değerlendirilmesi

Bir sıfatın kısa mı yoksa uzun mu olduğunun doğru değerlendirilmesi gerekir. “clever”, “simple”, “quiet” gibi bazı iki heceli sıfatlar hem “-er” takısıyla hem de “more” ile kullanılabilir, ancak bu her sıfat için geçerli değildir:

  • clever → cleverer ✅ veya more clever ✅ (her ikisi de kabul edilebilir)
  • beautiful → beautifuler ❌ → more beautiful ✅

4. Superlative ile Comparative’ın Karıştırılması

Bir şeyin “en” olduğu durumlarda comparative yapı kullanmak yaygın bir hatadır:

  • This is the most good movie I’ve seen. ❌
    → This is the best movie I’ve seen. ✅

Özetle, karşılaştırma ve üstünlük yapılarında dilbilgisel kurallara tam olarak uymak büyük önem taşır. Düzensiz sıfatlar gibi istisnalar ise özel ilgi ve ezber gerektirir. Bu nedenle her öğrencinin bu yapıları örneklerle bolca pratik ederek pekiştirmesi tavsiye edilir.


İpuçları ve Kullanım Notları

Karşılaştırma (comparative) ve üstünlük (superlative) yapılarının doğru ve etkili bir şekilde kullanılabilmesi için bazı temel kurallara, istisnalara ve yazım ayrıntılarına dikkat edilmesi gerekir. Aşağıda, bu yapılarla ilgili bilinmesi gereken önemli ipuçları ve kullanım notları kapsamlı şekilde ele alınmıştır.

1. Karşılaştırılan Varlık Sayısı

İngilizcede karşılaştırma yapılırken, karşılaştırılan varlık sayısı hangi yapının kullanılacağını belirler:

  • Comparative (karşılaştırma derecesi): Yalnızca iki kişi, nesne veya durum karşılaştırılıyorsa kullanılır.
    Örnek: My phone is faster than yours.
  • Superlative (üstünlük derecesi): Üç veya daha fazla varlık karşılaştırıldığında kullanılır.
    Örnek: This is the fastest phone on the market.

2. “the” Kullanımı

Superlative yapılar kullanılırken, sıfatın başına mutlaka “the” tanımlığı getirilmelidir. Bu, tanımlanan varlığın belirli bir grup içinde tek ve üstün olduğunu ifade eder.

  • She is the most intelligent student in the class. ✅
  • He is most talented player in the team. ❌ (Eksik: “the”)

3. Yazım Kuralları

Sıfatlara “-er” veya “-est” takısı getirilirken İngilizce’de imla kurallarına dikkat edilmesi gerekir. Aşağıda yaygın yazım kuralları listelenmiştir:

  • Sonu tek sessiz harf olan, kısa sesli harfli tek heceli sıfatlarda son sessiz harf çiftlenir:
    big → bigger the biggest , hot → hotter the hottest
  • “-e” harfiyle biten sıfatlarda yalnızca “-r” veya “-st” eklenir:
    nice → nicer the nicest
  • “-y” ile biten sıfatlarda , “y” harfi “i”ye dönüşür:
    happy → happier the happiest

4. Aynı Anlamda İki Yapıyı Aynı Anda Kullanmamak

Birçok öğrenci hem “-er” takısını hem de “more” sözcüğünü aynı anda kullanarak gereksiz ve yanlış yapılar oluşturur. Bir sıfat ya “-er” takısı alır ya da “more” ile birlikte kullanılır; ikisi aynı anda asla kullanılmaz:

  • more happier
    happier

5. Uzun ve Kısa Sıfatların Doğru Sınıflandırılması

Sıfatın uzunluğu doğru analiz edilmelidir. Yanlış sınıflandırma yanlış yapı kullanımına yol açar:

  • short → shorter → the shortest ✅ (tek heceli)
  • expensive → more expensive → the most expensive ✅ (çok heceli)
  • clever → cleverer / more clever ✅ (iki heceli ve esnek sıfat)

6. Anlamı Belirsiz Cümlelerden Kaçının

Comparative ve superlative yapılar kullanılırken kıyaslama yapılan varlığın net olarak belirtilmesi önemlidir. Aksi takdirde cümle belirsiz ve eksik olur:

  • This book is better. ❌ (Ne ile kıyaslandığı belli değil.)
  • This book is better than the one I read last week . ✅

7. Zarf Kullanımıyla Vurguyu Artırmak

Superlative yapıları daha etkili hale getirmek için bazı zarflar ile birlikte kullanılabilir. Bu zarflar üstünlük derecesini vurgular:

  • by far → açık ara
    Ex: This is by far the most challenging project.
  • ever → şimdiye kadar
    Ex: That was the best meal I’ve ever had.

8. Belirsizlikten Kaçınmak İçin Grup Belirtin

Superlative yapılarda kıyaslanan grubun kim veya ne olduğu açıkça belirtilmelidir:

  • He is the fastest. ❌
  • He is the fastest player on the team . ✅

Sonuç olarak, karşılaştırma ve üstünlük yapıları sadece dilbilgisel olarak doğru kullanılmakla kalmamalı, aynı zamanda anlam açısından da net, bağlama uygun ve mantıklı olmalıdır. Bu yapıların doğru kullanımı, hem yazılı hem sözlü anlatımda öğrencilerin daha etkili ve doğru İngilizce üretmesini sağlar.


Karşılaştırma ve Üstünlük Dereceleri ile İlgili Örnek Cümleler

  • This car is faster than mine.
    Bu araba benimkinden daha hızlı .
  • She is more beautiful than her sister.
    O, kız kardeşinden daha güzel .
  • Mount Everest is the highest mountain in the world.
    Everest Dağı, dünyadaki en yüksek dağdır .
  • This problem is more complicated than I thought.
    Bu sorun düşündüğümden daha karmaşık .
  • He is the best student in the class.
    O, sınıftaki en iyi öğrencidir .
  • The exam was easier than expected.
    Sınav beklenenden daha kolaydı .
  • This is the most important part of the project.
    Bu, projenin en önemli kısmı .
  • My house is bigger than yours.
    Benim evim seninkinden daha büyük .
  • Today is colder than yesterday.
    Bugün, dünden daha soğuk .
  • He is less experienced than his colleague.
    O, meslektaşından daha az deneyimli .
  • She is the most creative designer in the team.
    O, ekipteki en yaratıcı tasarımcıdır .
  • This movie is better than the previous one.
    Bu film, önceki filmden daha iyi .
  • He is worse at math than I am.
    O, benden daha kötü matematikte .
  • This road is narrower than the other one.
    Bu yol, ötekinden daha dar .
  • This solution is the least practical of all.
    Bu çözüm, hepsi içinde en az kullanışlı olanı .

Konuyla İlgili Bağlantılar

Yorum yapın